Hamas, direnç ekseni üyeliğinden hayli yarar sağladı. Suriye üzerinden Hamas, İran’dan azımsanmayacak derecede fon sağladı ve Lübnan’daki Hizbullah ile olan yakın bağları sayesinde militanlarını eğitebildi.
RÜYA VE KABUS
RÜYA VE KABUS
Herhangi büyük tarihsel bir olay gibi Arap devrimleri de bölgesel ilişkileri yeniden kurmaktadır. Suriye krizine yaklaşımından dolayı Hamas, her ne kadar tamamen kopmasa da yavaş yavaş direnç ekseninden uzaklaştı.Aynı zamanda, Mübarek dönemindeki Mısır ile yaşanan daimi kriz hali Mursi döneminde aşama aşama işbirliğine doğru ilerledi. Fakat Mısır’daki darbe, Hamas’ın güçlü bölgesel bir ittifak kurma hayalini, hala uyanamadığı bir kâbusa çevirdi. İki yıldan daha az süredir Hamas, çok arzuladığı hedeflerinden mahrum olmamak için bölgedeki ortaklıkları açısından kendini yeniden konumlandırıyordu.
Hamas, son aylarda Hizbullah ve İran ile olan ilişki düzeyini geçmişe kıyasla düşürmüştü ancak Kassam Tugaylarına, İsrail’in kalbini vurabilecek kadar uzun menzilli füzeleri ve diğer askeri yardımları sunan Hizbullah ve İran ile ilişkileri tümden kesmedi. Hamas’ın yeni ortakları ise –Mısır, Katar ve Türkiye- onlar gibi silah yardımında bulunmadı.
Açıktır ki zor koşulardan geçen Hamas, kendi yaşam bağlarını onarılmış görmek istiyor. Hamas, Suriye devrimi öncesi gibi kendi İran irtibat bürosundan telefon açsa ve yeniden işbirliği kursa çok mutlu olacaktı.
Açıktır ki zor koşulardan geçen Hamas, kendi yaşam bağlarını onarılmış görmek istiyor. Hamas, Suriye devrimi öncesi gibi kendi İran irtibat bürosundan telefon açsa ve yeniden işbirliği kursa çok mutlu olacaktı.
Al Monitör’ün ulaştığı bilgilere göre bu telefon görüşmesi gerçekleşmedi. Filistin toprakları içindeki ve dışındaki Hamas liderleri hayal kırıklığına uğratıldılar ve kendi mali zorluklarını gizlemiyorlar. İktidarının son günlerinde Mursi’nin Suriye ile diplomatik ilişkileri kesmesi ve Suriye Büyükelçisini sınır dışı etmesinden sonra Mısır ve İran ilişkileri hızla kötüleşti.
Hamas’ın sıradan insanları Mursi’nin hamlesini kabul ederken üst düzey Hamas liderleri bu konuda istekli değillerdi. Onlar, Mursi’nin hareketinin Hamas’ın eski müttefiki İrana güçlü bir darbe olacağını düşündüler ki sonrasında düşmanları ile işbirliği kurarak ve Hamas dâhil dostları ile mücadele ederek Mursi’yi alaşağı etmek için çalıştılar.
Mursi’ye karşı yapılan darbe Hamas’ı şaşırttı ve İran, bunu eski müttefikini cezalandırmak için bir fırsat olarak gördü. Üst düzey bir Müslüman Kardeşler üyesi Al Monitöre, ideolojik olarak İran’a karşı olanlar da dahil olmak üzere Mursi’nin muhaliflerine İran’ın para verdiğini açıkladı.
DÜZELTME ÇABALARI
Hamas’ın ittifak ağı giderek zayıflıyor. Örgüt, özellikle Mahmud al Zahar gibi İran ile her daim ilişki kurulması taraftarı olan Hamas liderleri aracılığıyla ilişkileri tekrar yoluna koymak için bir dizi gizli veya açık girişimde bulunuyor.
Al Monitor’dan Shlomi Eldar da dahil olmak üzere kimi isimlerin belirttiği üzere Zahar’ın, tek başına hareket etmediğini bir kenara not etmek gerek.
Üst düzey bir Hamaslı yetkilinin Eldar’a söylediğine göre artık bir liderlik makamında bulunmamasına rağmen Zahar hareket içinde saygıyla anılır ve örgütün politikasının bir parçası olarak İran ile ilişki kurar. Hamas’ın liderleri, Filistin davasına hizmet etmek ve hiç kimseyle ilişkileri kesmemek için tüm kaynaklarını seferber etmek istiyorlar.
Yurt dışında bulunan diğer bir Hamas kaynağı Al Monitöre, Suriye devrimini desteklemek için Kahire’deki Uluslararası bir konferansa katılması için Müslüman Âlimler Genel Birliği tarafından Haziran ortalarında yapılan daveti Hamas’ın önemsemediğini söyledi. Hamas katılmama yolunu seçti çünkü İran ile ilişkilerini iyileştirmek istiyordu. Konferans, genç Arap ve Müslümanların Suriye’de rejime karşı savaşmak üzere toplanması tavsiyesinde bulundu.
Üst düzey bir Hamaslı yetkilinin Eldar’a söylediğine göre artık bir liderlik makamında bulunmamasına rağmen Zahar hareket içinde saygıyla anılır ve örgütün politikasının bir parçası olarak İran ile ilişki kurar. Hamas’ın liderleri, Filistin davasına hizmet etmek ve hiç kimseyle ilişkileri kesmemek için tüm kaynaklarını seferber etmek istiyorlar.
Yurt dışında bulunan diğer bir Hamas kaynağı Al Monitöre, Suriye devrimini desteklemek için Kahire’deki Uluslararası bir konferansa katılması için Müslüman Âlimler Genel Birliği tarafından Haziran ortalarında yapılan daveti Hamas’ın önemsemediğini söyledi. Hamas katılmama yolunu seçti çünkü İran ile ilişkilerini iyileştirmek istiyordu. Konferans, genç Arap ve Müslümanların Suriye’de rejime karşı savaşmak üzere toplanması tavsiyesinde bulundu.
İsmi geçen yazarla paylaşılan bilgilere göre son süreçte Beyrut’ta Hamas, Hizbullah ve İran’lı yetkilileri buluşturan bir dizi görüşme gerçekleşti. Gerilen ilişkileri tartışmak için Hamas, üst düzey bir İran heyeti ile görüşmek üzere siyasi büro üyesi Musa Ebu Merzuk başkanlığında üst düzey bir heyet gönderdi.
Hizbullah’ın karar mercilerine yakın bir kaynağın al Monitor’a yaptığı açıklama Ebu Merzuk’un İran ve Hizbullah yetkilileriyle Beyrut’ta yaptığı görüşme, taraflar arasındaki ilişkiyi en yüksek seviyede tutmak ve her bir tarafın koşullarını anlamak içindi.
Bu süre zarfında Hamas’a yakın medya, köprüleri yakmama ve İran’a saldırmama konusunda hayli dikkatliydi.
Hizbullah’ın karar mercilerine yakın bir kaynağın al Monitor’a yaptığı açıklama Ebu Merzuk’un İran ve Hizbullah yetkilileriyle Beyrut’ta yaptığı görüşme, taraflar arasındaki ilişkiyi en yüksek seviyede tutmak ve her bir tarafın koşullarını anlamak içindi.
Bu süre zarfında Hamas’a yakın medya, köprüleri yakmama ve İran’a saldırmama konusunda hayli dikkatliydi.
BARIŞ
Müslüman Kardeşler, Mısır’ın kapılarını İran’a açtıktan ve Mursi Tahran’a tarihi bir ziyaret yaptıktan sonra bazı Mısırlılar İran’a, Mısır’ın içişlerine karışmaktan uzak durması çağrısında bulundu. İran’ın yeni Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Mursi’nin devrilmesinin bir askeri darbe olduğunu ve ordunun siyasete müdahale etmesini reddettiğini açıkladı. Arakçi, demokratik bir şekilde seçilmiş bir cumhurbaşkanı olan Mursi’nin görevine iade edilmesi için çağrıda bulundu. İran, Suriye konusunda yanlışları olduğunu düşünmesine rağmen Mısır’daki en yakın dostu olarak gördüğü Mursi’den yana tutum aldı.Son süreçte, Mısır güvenlik güçlerinin Mısır’daki İran al-Alam kanalını kapatması ve müdürünü tutuklanması nedeniyle Tahran ve Kahire arasında ilişkiler kötüleşti. İran’ın Mısır ile ilişkileri hala daha da kötüleşebilir.
Gerçek şu ki hem Hamas hem de İran Mısır’daki yeni politik düzeninin Hamas-İran ilişkilerini onarabileceğini kabul etmiyor. Tahran, üstün jeopolitik konumunu sunarak, İran’la güçlü bir ilişkiye girmesinin daha iyi olacağı konusunda Hamas’ı ikna etmek için Mısır’da Müslüman Kardeşlerin düşüşünden yararlanmaya çalışabilir.
Tahran’ın maddi ve askeri desteği için bir yedek bulamayan Hamas, İran ile karşılıklı bir ihtiyaç halinin olduğunu söylemekten çekinmiyor. Türkiye, Mısır ve Katar ise ihtiyaçların karşılanması için uygun değil. Türkiye, protestolarla meşgul. Mısır’daki MK iktidardan uzaklaştırıldı ve Katar siyasi bir dönüşüm içinde.
Tahran’ın maddi ve askeri desteği için bir yedek bulamayan Hamas, İran ile karşılıklı bir ihtiyaç halinin olduğunu söylemekten çekinmiyor. Türkiye, Mısır ve Katar ise ihtiyaçların karşılanması için uygun değil. Türkiye, protestolarla meşgul. Mısır’daki MK iktidardan uzaklaştırıldı ve Katar siyasi bir dönüşüm içinde.
İran’ın Hamasa ihtiyacı var çünkü Filistin’deki en örgütlü ve etkili silahlı siyasi hareket o. İran, müttefik Suriye’nin muhalefet tarafından hırpalandığını görüyor ve daha fazla bölgesel ortağını kaybetmek istemiyor.
Gazze sınırındaki tüneller üzerindeki Mısır engellemeleri, Hamas’ı İran’a ve Hizbullah’a yaklaştırıyor. Bir yanda İran ve Hizbullah tarafından ilişkileri geliştirme çabası, diğer yanda Hamas’ın hiçbir zaman ilişkilerinin tamamen kesilmediğini ancak görece zayıfladığını öne sürmesi.
Mısır’daki darbe, her iki tarafı, ilişkilerini kaldığı yerden devam ettirmek ve geçmiş hataların üstesinden gelmek dışında bir seçeneklerinin olmadığı konusundaki acı gerçeğe uyandırdı. Mursi yönetimindeki Mısır tamamen Hamas’ın tarafında değildi ve Hamas da yeni İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani döneminde, İran’ın tamamen onun karşısında olmasını istemiyor.
Gazze sınırındaki tüneller üzerindeki Mısır engellemeleri, Hamas’ı İran’a ve Hizbullah’a yaklaştırıyor. Bir yanda İran ve Hizbullah tarafından ilişkileri geliştirme çabası, diğer yanda Hamas’ın hiçbir zaman ilişkilerinin tamamen kesilmediğini ancak görece zayıfladığını öne sürmesi.
Mısır’daki darbe, her iki tarafı, ilişkilerini kaldığı yerden devam ettirmek ve geçmiş hataların üstesinden gelmek dışında bir seçeneklerinin olmadığı konusundaki acı gerçeğe uyandırdı. Mursi yönetimindeki Mısır tamamen Hamas’ın tarafında değildi ve Hamas da yeni İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani döneminde, İran’ın tamamen onun karşısında olmasını istemiyor.
Adnan Abu Amer
Çeviren:İlyas Coşkun
Bu yazı 4 Ağustos 2013 tarihinde Evrensel Gazetesinde, 'Arap Coğrafyasında Geçen Hafta' dosyası içinde yayınlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder